Santa Clara’ya“ Che” yi görmeye gelmiştik. Şehre vardığımızda da hemen devrim meydanına gittik. Çok geniş bir meydan, meydanın sol tarafında Che Guevara’nın heybetli bir heykeli var. Heykelin sağında Fidel’e yazdığı son mektup, solunda ise Devrim süreci anlatılıyor. Heykelin yanından yürüyüp, arka tarafa geçince müze var. Müze’nin içerisine fotoğraf makinası sokmak veya her hangi bir araçla fotoğraf çekmek yasak. İçerde sağda, Che’nin şahsi eşyaları, pipoları, silahları, notları, tıbbi aletleri, giysileri ve fotoğrafları var. Karşı kapısında ( solda) ise Bolivya da Che ile birlikte öldürülen 38 arkadaşı ile Che’nin mezarı ve hiç sönmeyen bir meşale var.
Che Guevara’nın anıt Mezarı
Che Guevara
Che Guevara 1967 yılında Bolivya da esir alındıktan sonra öldürülmüş, elleri bileklerinden kesilmiş halde o zaman için bilinmeyen bir yere gömülmüştü . Elleri bir yıldan fazla Bolivya da saklanmış, sonra da ortadan kaybolmuştur, ancak yıllar sonra elleri Küba da çıkmış, Kemiklerinin bir kısmı Bolivya- Vallegrande de bir uçak pistinin altında, kalanları ise yine Villagrande kırsalında ki bir toplu mezarda bulunup,1997 haziranında Kübaya getirilmiş ve mozolesinin içerisine konmuştur.
Santa Clara devrim’in kazanıldığı ve Batista rejiminin sona erdirildiği yer olması açısından da ayrı bir önemi var. Batista, Santiago de Cuba ya gönderilmek üzere silah ve asker dolu bir treni yola çıkartır. Bunu haber alan Fidel, Che’den ne yapıp, edip bu treni durdurmalarını ister. Trende ki asker sayısı 3.000 civarındadır. Che ise 400 kişilik bir grubu komuta etmektedir. Treni raydan çıkartmayı planlar, bunun için gerekli alet, edevat da yoktur. Bir yerde park etmiş küçük bir iş makinası görürler ve onunla rayları bozarlar. Ardından treni beklemeye başlarlar, tren mola verecektir, yavaşlamıştır, bu durum planı bozacaktır. Che saldırı emrini verir, saldırırlar, makinist panikler ve trenin hızlanması için tekrar yol verir, hızlanan tren rayların bozulduğu yerde devrilir, kısa bir çatışmanın ardından tren ele geçirilir. Bu zaferin ardından Batista kaybettiğini anlamıştır, üç gün sonra da Küba’yı terk eder.
Bu olayın bütün kahramanlarının görülebildiği “Tren Müze” yi ziyaret ettik. Baş köşede iş makinası duruyordu, tren’in vagonları da içlerinde o zaman ki mühimmatlarından örnekleriyle rayların üzerinde orijinal haliyle sergileniyor.
Rayları Sökmekte kullanılan iş makinası
Raydan çıkartılan cephane treni
Müzeden çıktıktan sonra Varedero’ya gitmek üzere yola devam ettik, vardığımızda hava kararmıştı, kalacağımız Casa’yı bulduk ve hemen yemeğe gittik. Otele dönmeden önce bir şehir turu attık, ilk izlenimim, bir özelliği olmayan ama hareketli bir turistik şehir olduğuydu. Ertesi gün bölgeyi gezmeye çıktığımızda da bu düşüncemin yanlış olmadığına karar verdim.
Küba şehri bilgileri için tıklayınız.
Vinales Pinar Del Rio bölgesi bilgileri için tıklayınız.
Havana Şehri bilgileri için tıklayınız
Ernest M.Hemingway bilgileri için tıklayınız
Domuzlar Körfezi bilgileri için tıklayınız
Trinidad Şehri bilgileri için tıklayınız
Santa Clara Şehri bilgileri için tıklayınız
Cienfuegos Şehri için tıklayınız
Varedero Şehri için tıklayınız
8 Yorum