Los Angeles’ten gece 23.40 da uçağa bindiğimizde Kosta Rika’ya gitmeye 4 saat önce karar verdiğimizi farkettim. Uzun yıllardır merak edip, görmek istediğim bu ülkeye apartopar gidiyordum. Havaalanındaki bekleme süresinde bir kaç gezginin önerilerini ve ziyaret ettiği yerleri okuduk. Oğlumun arkadaşlarının deneyimlerini ve uyarılarını da aklımıza yazıp, yola çıktık.
San Hose hava alanına sabah 6.40 da indik, Sakin, işlerin hızlı yürüdüğü bir havaalanı. Türklerden vize istemiyor. Sadece dönüş biletinizi göstermeniz ülkeye girebilmenize yetiyor. İniş saatimizin erken olması bize bir tam günü kazandırmıştı. Bundan iyi yararlanmak amacıyla İlk iş olarak Havaalanının çok yakınındaki Adobe araç kiralama şirketine gittik. Yağmur mevsiminin başlıyor olması ve yolların bazı bölgelerde bozuk olabileceği uyarılarını dikkate alarak Mitsubishi 4×4 bir araç kiraladık. Arabanın kirası pahalı olmamasına rağmen, ilave teminatlar almak isterseniz ciddi bir rakama ulaşabiliyor.
Arabayı alıp La Fortunaya doğru yola çıktık. Yaklaşık 1,5 saat sonra kahvaltı yapmak üzere yol üzerinde, bahçe içerisinde Las Nubes adında bir kafe’ye girdik. Ağaçlar, egzotik çalılar , çiçekler ve kuşlar arasında daha çok yerellerin gittiği, temiz ve sevimli bir cafeydi. Kosta Rika’ya ait bir kahvaltı yiyeceği olarak Mısır unundan yapılmış bazlama,( yanında meksika fasülyesi püresi ile servis ediliyor) . Bununla birlikte ayrıca omlet ve kahve sipariş ettik. Kafeyi işleten ailenin oğlu kendisinin biyolog olduğunu ve ülkedeki her bölgeyi iyi bildiğini söyleyince bu fırsatı kaçırmadık. Bize hangi bölgelerde değişik kuşları ve diğer yaban hayatını görebileceğimizi anlattı uzun uzun.
İspanyolcada Zengin Sahil demek olan Kosta Rika’da 600’ü yerli 200’ü göçmen olmak üzere yaklaşık 800 kuş çeşidi olduğunu söyledi, ( daha sonra vikipedi de 2018 güncelemesinde 921 kuş çeşidinin saptandığını okudum) 207 çeşit amfibi ( kurbağa, semender vb.) içlerinde Beyaz yüzlü Capuchin Maymunu ve Tembel hayvanın da olduğu 248 çeşit memeli, 565 çeşit böcek ve örümcek ,yaklaşık 263 çeşit sürüngen’e ve 1300 çeşit bitkiye ev sahipliği yapıyor.
Nüfusu 5.000.000 civarında olan, ordusu bulunmayan, batısında Büyük Okyanus, doğusunda ise Karayip Denizi arasında kalan bu küçük ülkede yaklaşık 30 milli park ve 50 civarında vahşi yaşam bölgesi var. Sis ormanları, ip köprüleri, volkanları ile, bir cephesi pasifik okyanusuna, diğer cephesi karayip denizine bakan plajlarıyla sörfçülerin, yelkencilerin, balıkçıların, doğa severlerin, maceracıların ve sporcuların dünyada en çok ziyaret ettiği ülkelerin başında gelmekte.
Öğrendiklerimiz bizi daha da heyecanlandırmıştı. Mesafeler kısa olmasına ragmen yollar çok dar ve aşırı yağmura karşı sağına,soluna çok derin kanallar açılmış durumda. O nedenle değil hızlı gitmek, sürekli viraj olan bu yollardan gözünüzü hiç ayırmamanız gerekiyor.
La Fortuna-Arenal Volkanı yazısı için tıklayınız
3 Yorum